ÖZETLE ŞUNU DİYOR DENEYİMLİ GAZETECİMİZ
------böyle bir camiye, komplekse ihtiyacı var mı? Bu sorunun net cevabı, ‘hayırdır’.
-------18 ilçeye ve Ortahisar’dan Ortahisar’a yolcu taşıyan tüm araçlar, bu bölgeden kalkıyor. Bu bölgeyi otogar olarak kullanan araç sayısı bin, belki de daha fazladır. Bu bölgede cami ve diğer mekanların yapılması halinde, bu araçların kalkış merkezi neresi olacak?
--------otoparklar, büyük şehir belediyesinin garajı, birimi, itfaiye, balık hali vs. bulunmaktadır. Bunlar nereye taşınacak?
--------Cami ve kompleks projesini hazırlayanlar bu gerçekleri bilmeyebilir. Büyük şehir Belediye Başkanı ve yardımcıları bunları nasıl görmezden gelir.?
---------Orada cami ve kompleksin yapılması demek, Trabzon’un kilitlenmesi, Trabzon’un kaosa sürüklenmesi demektir.
---------Bu projenin fikir babası Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Gümrükçüoğlu, demek ki giderayak Trabzon’u yaşanmaz bir kent haline getirmek istiyor.
Bunun başka izah tarzı yok!
--------Tekrar ediyoruz; Moloz’daki dolgu alanında cami ve kompleks projesi uygulanırsa Trabzon kesinlikle kilitlenir ve yaşanmaz bir kent haline gelir.
--------Trabzon kamuoyundan yükselen tepkilerden sonra Erdoğan Bayraktar, bu işten biraz soğudu gibi… Çünkü işin fikir babası belediye olmasına rağmen eleştiri kendisine yönelik
Teoman Yılmaz
Moloz’da yapılmakta olan caminin, Trabzon’u ikiye böldüğünü, Trabzon kamuoyunun yüzde 80 hatta 90’ının dolgu alanında cami yapılmasını istemediklerini belirtmiştik. Yazımızda Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı müsteşar yardımcısı Mazhar Yıldırımhan’ın da görüşlerini yazmıştık.
Dün sabah saatlerinde Mazhar Yıldırımhan aradı. Bazı ifadeleri Yıldırımhan’ın açıklaması olarak yazmamızın doğru olmadığını söyledi. Yıldırımhan’a, ‘Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan da orada cami yapılmasına karşı idi’ demiştik. Yıldırımhan’da, ‘evet ben de gazetede okudum’ cevabını vermişti. Bir diğer konu da ‘AK Partililerin yüzde 80’i bu caminin yapılmasına karşı’ cümlesi idi. Yıldırımhan, ‘Kamuoyunda böyle değerlendirmeler yapılıyor. Ben de onu söyledim. Ben şu anda parti mensubu, yöneticisi değilim’ dedi.
Mazhar Yıldırımhan’ın, Moloz’daki cami ile ilgili değerlendirmelerine biz de katılıyoruz.
***
Moloz’da dolgu alanında inşaatına başlanılan caminin gösterişe ve farklı beklentilere yönelik olduğunu defalarca yazdık.
Aylar önce AK Parti’nin İstanbul da yaşayan önemli isimlerinden Muammer Saka’nın, ‘Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan da orada cami yapılmasına karşı’ şeklindeki sözlerini manşete taşıdık… Ve tekzip, yalanlama ve düzeltme de almadık.
Bu köşedeki yazılarımızın hemen hepsinin bir belgesi ve kaynağı vardır. Yorumlarımız ise bize aittir.
Dünkü yazımızda Erdoğan Bayraktar’ın caminin 65 milyona, Alemdar Derneği Başkanı İrfan Altıner’in 50 milyona ve Büyükşehir Belediye Başkanının ise 30 milyona mal olacağını söylediklerini aktardık. Bayraktar’ın tahmini maliyet bedeli ile Gümrükçüoğlu’nun ki arasında yarı yarıya fark var.
Bayraktar, ‘Cami için 3-4 milyonu ben vereceğim. Geri kalanı yardımseverlerden alacağız’ diyor. Bayraktar’ın ifadesinin ucu açık. Bu kadar para hangi yardımseverlerden alınacak?.. Belli değil. Bu konuda Bayraktar’ı sorgulamıyoruz. ‘Ben hallederim’ dediğine göre halleder!
Bu arada Erdoğan Bayraktar, Moloz’da yapılacak caminin 20 bin kişilik olacağını söylemişti. Trabzon’daki tüm camilere bir günde 20 bin kişi gidiyor mu? 20 bin değil 10 bin kişilik caminin işletme masrafını hesapladı mı?
***
Bu cami yaptırma işini kimileri siyasi, kimileri ise rant olarak değerlendiriyor. Bu işte rant mant olduğuna inanmıyoruz. Cami yaptırma işinde rant mı olur? Bu tür söylentileri çıkaranlar ayıp ediyor.
Bu olayda parti içi siyasi çekişme var mı yok mu onu da bilmiyoruz.
Kimileri; Cami yaptırma derneği başkanı İrfan Altıner’in Trabzon Valiliğinden Yalıncak sahilinde turistik tesis yapmak için tahsisle aldığı arsaya çivi çakmadan bir başka firmaya devretmesini eleştiriyor ve ‘Trabzon’da tahsisli arsaya turistik tesis yapamayan veya yapmayan 60 milyonluk camiyi nasıl yapar’ diye soruyor.
***
Trabzon cemaati olmayan camiler kenti oldu. Cami, kuran kursu işinden bu kentte binlerce kişi ekmek yiyor, binlerce kişi de siyaseten nemalanıyor. Din ve diyanet işi tam bir sektör oldu! Camiye ihtiyaç var mı yok mu, birilerinin umurunda değil.
Trabzon’un bunca sorunu varken Moloz’da iki yol arasında, kentin ihtiyaçları doğrultusunda değerlendirilmesi gereken bir alana cami yaptırmak, bu kentle dalga geçmektir. Vekillerin bu olaya sessiz kalmaları ise düşündürücüdür!
YEREL GAZETEDE CAMİ YORUMU
Hani derler ya, ‘bir deli kuyuya taş atmış kırk akıllı çıkaramamış’ diye. Moloz’daki yapılacak 7 bin 500 kişilik cami ve kompleks projesini de kimse kusura bakmasın, ben bu hikayeye benzetiyorum!
Önce, Trabzon’un böyle bir camiye, komplekse ihtiyacı var mı?
Bu sorunun net cevabı, ‘hayırdır’.
İkincisi, Trabzon Ortahisar ile 18 ilçeye ve Ortahisar’dan Ortahisar’a yolcu taşıyan tüm araçlar, bu bölgeden kalkıyor. Bu bölgeyi otogar olarak kullanan araç sayısı bin, belki de daha fazladır. Bu bölgede cami ve diğer mekanların yapılması halinde, bu araçların kalkış merkezi neresi olacak?
Ve o bölgede, otoparklar, büyükşehir belediyesinin garajı, birimi, itfaiye, balık hali vs. bulunmaktadır. Bunlar nereye taşınacak?
Cami ve kompleks projesini hazırlayanlar bu gerçekleri bilmeyebilir. Büyükşehir Belediye Başkanı ve yardımcıları bunları nasıl görmezden gelir.
Orada cami ve kompleksin yapılması demek, Trabzon’un kilitlenmesi, Trabzon’un kaosa sürüklenmesi demektir.
Bu projenin fikir babası Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Gümrükçüoğlu, demek ki giderayak Trabzon’u yaşanmaz bir kent haline getirmek istiyor.
Bunun başka izah tarzı yok!
***
Gelelim, camiyi yaptırmak için kollarını sıvayan ve hedef tahtası haline getirilen Erdoğan Bayraktar’a…
Moloz’daki camiyi önce Dursun Ali Kurt yapacaktı. Dursun Ali beyi herhalde işin maliyeti korkuttu ve kenara çekildi. Dolgu alanında fore kazıksız devasa bir cami yapılma ihtimali söz konusu değil. Yapıldığında her an yıkılabilir. O nedenle cami fore kazık üzerine oturtulacak. Bu da büyük bir maliyet gerektiriyor. Cami yaptırma işi, yapılacak imalatın muhtemelen maliyeti nedeniyle Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Gümrükçüoğlu tarafından Erdoğan Bayraktar’a havale edildi. Bayraktar’ın bu işin üstesinden geleceği hesaplanmış olabilir.
Büyükşehir Belediye Başkanı ve Bayraktar, cami ve kompleks için bir proje hazırlatıldı. Proje de İstanbul’da ve birkaç ilde cami yapan bir firmaya verildi. Cami maliyeti Erdoğan Bayraktar’ın belirttiği gibi şimdilik 65 milyon lira... Yarın bu rakam rahatlıkla 100 milyon lirayı bulur.
Erdoğan Bayraktar, bu işe soyunduğunda Belediye Başkanı, Süleyman Soylu’nun da görüşünün alındığını söylemiş. Soylu’nun görüşü gerçekten alındı mı alınmadı mı; bilemiyoruz.
Bayraktar, caminin ibadet mekanı olarak düşünülmemesini ve o bölgenin bir meydan ve sosyal donatı alanı olacağını söylüyor.
Trabzon kamuoyundan yükselen tepkilerden sonra Erdoğan Bayraktar, bu işten biraz soğudu gibi… Çünkü işin fikir babası belediye olmasına rağmen eleştiri kendisine yönelik!
***
.jpg)
Tekrar ediyoruz; Moloz’daki dolgu alanında cami ve kompleks projesi uygulanırsa Trabzon kesinlikle kilitlenir ve yaşanmaz bir kent haline gelir. Gerekçesini yukarıda belirttim.
Moloz dolgu alanında ne yapılmalı?
Orada, şehirlerarası, ilçe ve köylere yolcu taşıyan araçlar için otogar yapılmalı. Alanın bir bölümü, eski çöplük dahil binlerce araçlık açık otopark ve gezinti alanı olarak değerlendirilmeli. Orada modern bir balık hali ve perakende pazar yeri yapılmalı. İtfaiye merkezi de o alanda olmalı.
‘O gençler haklıydı’
Trabzon’un en saygın işadamlarından biri olan Bazalt Beton ortaklarından Namık Kemal Seymen, gazetemiz sahibi ve yazarı Hasan Kurt ile de lise yıllarından arkadaştır. İki eski dost geçenlerde İskenderpaşa Camisi avlusunda, Trabzon’da uzun yıllar hekimlik yapan ve halk arasında boyu kısa olduğu için Küçük İbrahim olarak bilinen İbrahim Ustaömeroğlu’nun cenaze töreninde ayaküstü sohbet ederler.
Kurt, Seymen’e ‘Çimento nakliyesi için gemi aldınız. Hayırlı olsun. İşler nasıl’ diye sorar.
Yılların işadamı, ‘Hasanım işler her geçen gün zorlaşıyor. İnşaat sektörü diken üstünde… Eğitim Enstitüsünde okurken, solcu arkadaşlarımıza, attıkları ekonomik sloganlar nedeniyle kızardım. O arkadaşlara bugün hak veriyorum. Piyasada inanılmaz bir rekabet var.’ dedi…
Namık Kemal Seymen, geçmişte ANAVATAN Partisinde il yönetim kurulu üyesi olarak uzun süre siyaset yapmıştı. Seymen, ‘Siyaset defterini yıllar önce kapattım. İşlerimize yoğunlaştık’ diyor.
Namık Kemal Seymen’e ve ortağı Fethi Gümrükçüoğlu’na sağlıklı ve bol kazançlı yıllar diliyoruz.
Kuzeyekspres.com.tr
Hasan Kurt